GABDER’DEN “UCUZ OTOGAZ” UYARISI!

Alpay, “Ucuz otogazda kesinlikle sıkıntı vardır. Daha hesaplı olduğunu düşünerek aldığınız otogaz, aracınıza vereceği zararla hesaplarınızın şaşmasına neden olabilir” dedi.

Şuanda Gaziantep’te otogaz fiyatlarında tüketicin kafasını karıştıracak bir karmaşa yaşandığına dikkat çeken Necmi Alpay, “Son günlerde istasyonlar arasında fiyatlarda sanki çok büyük farklılıklar varmış gibi bir piyasa oluşturulmakta. Bunun aslında başlıca nedeni, propan miktarı düşük otogazın istasyonlarda pazarlanmaya başlanması. Yine Aerosol katkılı otogazın kenar istasyonlarda satışının yapılması bir başka neden olarak görülebilir. Aslında burada tüketici bir manada kandırılmış oluyor. Çünkü gerçek propan değerli bir otogaz alındığında aracın yaptığı kilometre ile düşük propan değerli otogaz aldığında aracın yaptığı kilometre arasında yüzde 20’lere varan farklar oluşmakta. Bu nedenle tüketicinin ucuz fiyata aldanmaması gerekiyor. Daha hesaplı olduğunu düşünerek aldıkları otogaz araçlarına zarar verebilir ve hesapları şaşabilir” diye konuştu.

ENFLASYONLA MÜCADELE KILIFI

“Şuandaki ucuz otogaz satılması bir enflasyonla mücadele olmayıp, kalitesiz ve propanı düşük gazın piyasaya verilmesinden ibarettir” diyen Alpay, LPG’nin kontrolü yapılamayan bir akaryakıt ürünü olduğunu kaydetti. Alpay, ‘‘LPG hala Türkiye’de kontrolü yapılamayan bir akaryakıt ürünüdür. “Kontrolü yapılmıyor” derken, EPDK’nın nasıl benzin ve motorinlerde kontrol mekanizması varsa, aynı sistemin LPG’de de işlemesi gerekiyor. Doğalgazın fiyatı, ÖTV’si, KDV’si LPG’ye oranla daha ucuz. LPG dağıtım şirketleri doğalgazdan LPG yaparak pompalardan satıyorlarsa çok ucuza mal edip, bayilerine de ucuz fiyattan bu gazı verirler. Bayilerde kıran kırana rekabete girerler. Bu rekabet hiçbir zaman yapıcı değildir. Öldürücü rekabettir. LNG diye bir dökme gaz var. Bazı fabrikalarda kullanılıyor, spreyde de kullanılıyor. Bu gaz ucuzdur. Birde tüplere dolan gazlar var. Bunu da aynı şekilde petrole döküp LPG diye satanlarda var’’ dedi.

UCUZ DİYE ALDANMAYIN

Bu konuda bir kontrol mekanizması olmadığı için akaryakıt istasyonlarının da aldığı gazın ne olduğunu bilmediğini söyleyen Alpay, ‘‘Akaryakıt istasyonları aldıkları gazın LPG olup olmadığını bilemez. Akaryakıt dağıtım şirketleri ne verirse onu satarlar. Bazı dağıtım şirketleri bu ucuz gazları alıp LPG diye istasyonlara ucuz fiyata satıyorlar. Gazı ucuz alan petrolcü de fiyatı düşürüyor. Vatandaşlarda bu petrol gazı ucuz veriyor diyerek oraya akın ediyorlar. Hâlbuki ucuz gazda kesinlikle bir sıkıntı vardır. Yoksa istasyon zarar eder. Yani LPG diye aldığımız gaz Doğalgaz, LNG veya tüplere doldurulan gaz olabilir. Tüketici mağduriyetinin önüne geçilmesi için ilgili resmi kurumların denetimlerini arttırmalarını bekliyoruz” şeklinde konuştu.

LPG KANSER YAPICI HİDROKARBON SALGILIYOR

LPG’nin kanser yapıcı özelliği olduğuna dikkat çeken Alpay, ‘‘TÜPRAŞ’ın verdiği bilgiye göre üretilen 100 litre benzinin yarısı yurtdışına ithal ediliyor, diğer yarısı ise ülke içine veriliyor. LPG’yi yurtdışından pahalı bir fiyattan alıyoruz. Benzini bu kadar ucuz dış piyasaya vermek yerine iç piyasa döngüsü oluştursak ve benzin fiyatında indirime gitsek, vatandaşı LPG bağımlılığından kurtarmış oluruz. LPG’de kansere yol açan hidrokarbon salgısı mevcuttur. LPG’nin hava kirliliğine etkisi, motorin ve benzinden fazla olduğu bilinmektedir. Hidrokarbonun zararlarını araştırırsak LPG tüketiminin zararlarını daha iyi gözlemleriz’’ diye konuştu.