Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Uygar kolejinden eğitim çalıştayı

Uygar Eğitim Kurumları Anne-Baba tutumları, siber zorbalık ve çocuklarda cinsel gelişim konuları ile ilgili eğitim çalıştayı düzenledi.

Haber Giriş Tarihi: 13.12.2018 14:06
Haber Güncellenme Tarihi: 05.12.2023 22:08
Kaynak: İHA
Uygar kolejinden eğitim çalıştayı

Teymur Otelde yapılan Çalıştay’a Prof. Dr. Özgür Erdur Baker, Prof. Dr. A. Rezzan Çeçen Eroğul, Yrd. Doç.Dr. Ezel Avcı, Uygar Eğitim Kurumları kurucusu Yılmaz Ovayolu ve çok sayıda veli katıldı.

Açılış konuşmasını Uygar Eğitim Kurumları kurucusu Yılmaz Ovayolu yaptı.

Ovayolu, “Böyle değerli bir çalıştaya ev sahipliği yapmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Ebeveynler olarak gelişen teknoloji ve yaşam koşullarına ayak uydurarak, çocuklarımızı bunların zararları konusunda uyarıp, gerekli müdahaleleri zamanında uygulayarak oluşabilecek tehditlere karşı tedbirli olmalıyız.“ şeklinde konuştu.

Çalıştay’da ilk olarak Yrd. Doç. Dr. Ezel Avcı “Anne- Baba Tutumları“ hakkında sunum yaptı. Avcı, “Ailede çocuklarla, ebeveyn ilişkisinde temel belirleyici faktör anne ve babanın tutum ve davranışlarıdır. Anne ve babanın çocuklarına karşı sergiledikleri davranış şekilleri, olaylar karşısında sergiledikleri tutumlar, anne ve baba ile çocuk arasındaki ilişkinin yönünü ve şeklini belirler. Psikolojisi düzgün, ruhi yapısı sağlam, karakteri olumlu yöne doğru kanalize edilmiş çocuk yetiştirebilmek için anne ve baba tutumları çok ama çok önemlidir. Anne ve babası ile sağlıklı bir ilişkiye sahip, iletişimi düzgün çocukların genel özelliklerine baktığımızda, düşüncelerine ket vurmayan, düşündüğünü uygulayabilen, özgürce kararlara alabilen, özgüveni son derece yüksek, bireysel anlamda hoşgörülü, sosyal bilinci yüksek bireyler olarak yetişirler.” şeklinde konuştu.

Çalıştayın ikinci oturumunda Prof. Dr. Özgür Erdur Baker “Siber Zorbalık” hakkında sunumunu yaptı. Baker, “ Zorbalık olgusu yeni bir olgu değil; birçok yetişkin çocukluklarında zorbalığa uğradıklarını hatırlayacaktır. ‘Geleneksel’ zorbalık okulun bahçesinde fiziksel ve sözlü tacizi içerirdi. Ancak artık İnternet kullanımının artması ve akıllı telefonlarla birlikte bu olgu, çocuk okuldan çıktıktan sonra bile son bulmuyor. Ne yazık ki çevrimiçinde siber zorbalık olarak devam ediyor. Kaspersky Lab ve B2B International tarafından gerçekleştiren bir anket, ebeveynlerin neredeyse dörtte birinin (%22) çocuklarının çevrimiçinde ne gördüğünü ve ne yaptığını kontrol edemeyeceğini düşündüğünü ve neredeyse yarısının (%48) çocuklarının siber zorbalıkla yüzleşmesinden endişelendiğini ortaya koymuş. Facebook, Instagram ve Twitter gibi sosyal medya ağlarının popülerliğinin artmasıyla birlikte çevrimdışı hayat çevrimiçi hayatla iç içe geçmiş bulunmakta. Bunun sonucu olarak zorbalık, çocuk oyun bahçesinden ayrıldıktan sonra bile peşini bırakmıyor. Zorbalık çevrimdışında, yani okulda başlayabilir ve sosyal medya üzerinden devam edebiliyor. Günümüzde önemli bir sorun da ebeveynlerin çocuklarının maruz kaldığı siber zorbalığı nadiren fark etmeleri ve çocukların bu konuda konuşmaya isteksiz olması. Günümüzün toplumunda zorbalık, nedenleri ve taktikleri hakkında daha fazla bilgi edindikçe zorbalığı önlememiz kolaylaşacak.” şeklinde konuştu.

Çalıştayın üçüncü oturumunda ise Prof. Dr. A. Rezzan Çeçen Eroğul,” Çocuklarda Cinsel Gelişim” konusu ile ilgili konuşma yaptı. Eroğul,” Küçük yaştan itibaren cinsel konularda sorulan sorular cinsel eğitimin en önemli parçasını oluşturur. Çocukların cinsellikle ilgili sordukları sorulara eksik ya da kaçamak cevaplar verilmesi, anne-babalara ya da diğer yetişkinlere karşı güvensizliğe neden olur. Çocuklar önce, yaklaşık olarak iki buçuk, üç yaşlarında cinsiyetle ilgili fiziksel farklılıkları fark ederler. Çevredeki dünya kadar kendi hakkında da bilgi sahibi olmak isterler ve başta cinsel konular olmak üzere pek çok soru sorarlar. Çünkü bu dönem çocukların cinsel gelişim açısından fallik döneme rastlamaktadır. Bu dönemde erkek çocukların sünnet ettirilmemesi gerekir. Ayrıca üç-dört yaş civarında doğum ile ilgili soruların sorulduğu dikkati çeker. Kısaca çocuğun cinsel konulara karşı ilgisi, üç yaşlarında başlayarak beş-altı yaşlarına kadar oldukça güçlü bir meraka dönüşür. Özellikle de evde, komşuda bir çocuğun doğması, hayvanların yavrulaması, filmler, resimler, bu konuda yetişkinlerin ve arkadaşlarının konuşmaları, çocuğun cinsel konulara karşı merakını yükselten kaynaklardır. Bunun yanında sorulara inandırıcı cevaplar verilmemesi, susturulmak istenmesi, çocuğun bu merakının artmasına neden olur.” şeklinde konuştu.

Çalıştay sonunda katılımcılar velilerin sorularına cevap verdi. Toplu fotoğraf çekiminden sonra çalıştay sona erdi.

Kaynak: İHA

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.