'Eylül 2012 ile Ekim 2013 tarihleri arasındaki hava sıcaklıklarını ay ay tespit ederek grafik olarak çiziniz.'
'Ağustos ayında Türkiye'de meydana gelen depremlerin richter ölçeğini tablo olarak çiziniz.'
'Çok düşük sıcaklıklardaki sıvı halde bulunan gazları araştırıp tablo halinde çiziniz.'
Bunlar Türkiye'de eğitimin 69 ncu sırasından kurtulamayan Gaziantep'in eğitimde kurtuluş reçetesi olsa gerek.
Bu ödevi veren 7 sınıf matematik öğretmenimizi huzurlarınızda ayağa kalkarak alkışlıyorum.
Ve diyorum ki;
Sayın Hocam, verdiğiniz ödevleri çocukların yapması gerekirken neden biz velilere işkence ediyorsunuz?
Yukarıdaki ilk sorunuzun cevabını internette yaklaşık 20 siteden 45 dakikada ancak bulabildim. İkinci sorunuzu yine yaklaşık 30 dakika araştırdım ve buldum. Üçüncü sorunuzun cevabını bulamadım bunun için de özür dilerim. Umarım kızıma bu soruyu yapamadığı için zayıf not vermezsiniz…
Ayrıca belirtmek istiyorum sayın Hocam, Siz, çocuklarımızın eğitimde başarılı olmasını, matematik gibi bir derste tablo çizmelerini sağlamak istiyorsanız neden bu soruların değerlerini kendiniz verip 'bu değerlere göre grafiklerini çizip getirin' demiyorsunuz?
Ve düşünmüyor musunuz?
Bu çocukların hepsinin evinde internet var mı yok mu diye?
Evinde interneti olmayan çocukları internet kafelere mi göndereceğiz?
Şahsen ben göndermem siz bizim yerimizde olsanız gönderir misiniz? Cevabını merak ediyorum…
Bir başka alkışlanacak öğretmen ise yine aynı okuldan Teknoloji Tasarım Hocası…
Bu hocamız da çocuklarımızın el becerilerini geliştirmek için çeşitli uğraşlara sevk ediyor.
Hoşumuza da gitmiyor değil. Sağolsun.
Ancak…
Hocamız çocuklarımızın yaptığı el becerisi şekillerin fotoğrafını çekip bir kağıda yapıştırarak getirmelerini istemiş.
Hamdolsun akıllı telefonlarımız da fotoğraf makinemizde var. Çektik üzerinde azıcık oynadık ve siyah beyaz bir çıktı alarak kağıda yapıştırıp gönderdik.
Kızım hocasının ödevi renkli çıktı olarak istediğini söyleyip yeniden çıktı istedi. İşte o zaman bu yazının yazılmasının farz olduğuna karar vererek kalme almaya başladım.
Bu hocamıza da şu soruyu soruları sormak istiyorum:
' Sayın Hocam, her çocuğun ve velinin akıllı telefonu ya da fotoğraf makinesi olduğunu mu sanıyorsunuz?
Bu çocukların evlerinde renkli yazıcının olup olmadığına emin misiniz?
Evinde çıktı alamayacak çocukların internet kafelere gitmesini nasıl değerlendirirsiniz?
Ya da 'internet kafeye gitmesinler fotoğrafçıdan alsınlar' derseniz fotoğrafçıya verilecek 2 liranın ebeveynlerinin ceplerinde sizin egonuz için ayrılmış bütçe olduğuna emin misiniz?
Yahu siz çocuklara nasıl eğitim verdiğinizi düşünüyorsunuz?'
Buradan Sayın Milli Eğitim Müdürüne sesleniyorum.
Sayın Müdürüm bu konulara bir çözüm bulunuz. Hocaların egoları altında ezilen biz veliler gerçekten iş stresinden kurtulup evlerimiz gittiğimizde ödev streslerine girer olduk.
Bu kafaya sahip hocalarla bu eğitim seviyesini de yükseltemezsiniz bilginiz olsun…
Benden söylemesi…
|