1985 yılı Ocak, Şubat, Mart aylarında eşimin tedavisi için Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde (Balcalı) 21 gün yatarak tedavi görmek için ve 21 seferde kontrol amaçlı Adana’ya gittik. Bu tedavi sırasında çektiğim sıkıntıları yaşadığım zorlukları hayatım boyunca unutamam. Unutmayacağımda.
Benim memleketime üniversite kurulunca ve de Tıp Fakültesi açılınca benden daha çok sevinen olmamıştır. Çünkü gurbette hastane kapılarında beklemeyenler kurulan bu Tıp Fakültesi hastanesinin kıymetini benim kadar bilemezler. Kurulan üniversite benim beklentilerimi karşılayamadığı gibi bu şehre beklenen katkıyı sağlayamadı şehrin lokomotifi motoru olamadı halkla bütünleşemedi. Halbu ki bir üniversitenin bir şehre ne kadar katkı sağlayacağını çok iyi bilenlerdenim. Bu şehre önder lokomotif ve motoru olamadı. Tam ümidimi kesmişken bir çılgın Türk çıktı Gaziantep’te üniversite ve tıp fakültesi olduğunu hatırlattı. Bu çılgın Türk Prof. Dr. Necdet Aybas. Genel cerrahi uzmanı olan bu hoca komşum olan İbrahim Şahin 10 yıldır tedavi gördüğü rahatsızlığı nedeniyle Ankara da defalarca ameliyat olmasına rağmen Ankara da ne kadar tıp fakültesi, ne kadar doktor varsa gitti. İki yıl gibi bir sürede hastanede yatarak tedavi oldu. Ankara doktorları tıbben yapacağımız tedavi kalmadı yaşamını bu şekilde sürdür dediler. Tekrar Gaziantep’e dönen hastalığı her geçen gün ilerleyen dayanılmaz acılar çeken bu adamı Ankara da hiçbir doktor ameliyat etmeye cesaret edememiş bu şekilde yaşamına devam etmesi gerektiğini söylemişler. Son çare olarak Gaziantep Tıp Fakültesi hastanesinde bir doktor çıkıp “ben seni ameliyat ederim sağlığına kavuştururum sen bana güven” dedi.
Ben bu ameliyata kuşkuyla baktım çok riskli ve tehlikeli olduğunu bildiğim bu ameliyat olmasını başlangıçta istemedim. Hastanın bu ameliyattan kurtulma şansı çok az olduğunu söylemişlerdi.
Prof. Dr. Necdet Aybas hastaya sen bana güven ben bu ameliyatı yaparım dedi. Hasta doktora güvendi. Doktor da yeteneklerini becerisini manevi cesaretini kullanarak 9 saat süren başarılı bir ameliyattan sonra hasta kurtuldu şimdi ağrısız acısız yaşamını sürdürüyor.
Hasta doktora güvenirse doktorda kendine güvenir bilgi beceri yeteneğini birde manevi cesareti olunca başarı kendiliğinden gelir insan hayatı kurtulur bizlerde Adana Ankara gibi yerlerde sürünmeden kurtuluruz.
Çok teşekkürler Necdet Hoca senin bu şehirde olman bizler için bir şans olarak görüyorum. Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi inşallah diğer fakültelerede örnek olur inanılması zor başarılara imza atarlar. Bundan daha güzel birşey olamaz bir insan hayatını kendi ellerinle kurtarmak. Uzun yıllar başarılar diliyorum. Saygılarımla. |