Gaziantep'te eğitimin durumu ortada. Şu okulda iyi bir eğitim veriliyor diyebilirmiyiz? Memleketteki tüm sorunların temeli eğitim düzeyinin çok düşük olmasından kaynaklanıyor. Her acının ya da olumsuzluğun altında kesinlikle eğitimsizlik vardır. Gaziantep neden eğitim ve öğretim de hep aşağılarda. Öte yandan pandemi dolayısıyla çocuklarını özel okullara gönderen veliler ödedikleri eğitim ve yemek ücretinin ne olacağını, çocuklarının sağlıklı eğitim alıp alamayacaklarını, öğretmenler ise zaten zar zor maaş aldıkları özel okullardan maaş alıp alamayacağını merak ediyor. He zaman söylediğim gibi; Vatandaşın sağlığı ve eğitimi devletin sosyal yükümlülükleri arasındadır. Şu anki gidişat gösteriyor ki, okullar ve sağlık kurumları kar amacı gütmeyen statüde olmalı ve çalışmalıdır. Sağlık ve eğitim özel sektörün insafına bırakılmayacak kadar önemlidir. Ticaret başka alanlarda olmalı. Bir de şu var; Okullar açılacak mı, açılmayacak mı tam netlik kazanmamışken. Zincir marketler Bim, A101, ŞOK, Migros demek tiyo almış ki renkli, renkli okul malzemeleri ile dolmuş durumda. Onlara gelmişse muhakkak açılacak. Okul ihtiyaçlarını kırtasiye esnafından alıp destek olmak lazım amma gel gör ki zaman kötü.

SİYASETTE ÖMERLER

Hayatta deneme yanılma yöntemi varsa siyasette de var. Arz talep siyasette de geçerli. Artık farklı politikalar ve vizyon sunabilen, güven verebilen, adil olan, enerjisi olan samimi Ömerler, Aliler, Ayşeler, Fatmalar iş başında olmalı. Hatta bu konuda Reis ne demişti; Bize yeni Ömerler lazım. Öyle isimler bulun ki, o ilin Ömer’i olsun. Sözüne güvenilen isimler olsun. Şaibesi olmasın. Bulun getirin. Madem elimizde bir insan kaynağı havuzu var. Bunu değerlendirelim. O ilin ileri gelenlerine danışın, sorun. Göreve getireceğimiz kişi birleştirici unsurları taşısın

KORONAVİRÜS PUSUDA

Koronavirüs hakkında yazmaktan ve konuşmaktan usandık ama virüs pusuda bekliyor. Artık tanıdığımız kişilerin ölüm nedenlerinin çoğu karonadan. Önlemler gevşetilirken bizde gevşedik. Salgın tehlikesini daha fazla hissetmeye başladığımız bu günlerde artık çevremizde ölüm haberleri çoğalıyor. Herkes kendi başının çaresine baksın durumuna gelindi, Bana bir şey olmaz demeyin tedbir alın. Sağlığınıza dikkat edin

ÇİFTÇİ SAHİPSİZ KALDI

Ekonomisi büyük ölçüde fıstığa, bibere, üzüme dayalı olan memleketime tırlarla kola girerken üreticiler zor günler geçiriyor. Maliyetlerin artmasına rağmen düşük tutulan fiyatlar üreticileri zorluyor. Ürünü alınmayan, malları ipotekli, borç altındaki üreticinin bankalara borcu var kullanacak kredi limiti yok Onlar üretecek her zaman olduğu gibi stokçu kazanacak. Sahipsiz çiftçinin sesi olan kurum ve kuruluş yok.

İŞ DÜNYASI VE ODALAR

Ne zaman teşvik ve tedbir paketi açıklansa iş dünyası ve odalar açıklanan tedbir paketine destek verirler işlerine geleni alırlar. Ama iş istihdamın arttırılmasına yönelik meseleye gelince, üyelerine destek olmaya gelince yoklar. Sosyal medyada göstermelik açıklamalar yaparak bir milletvekili bir bakan gibi demeç verirler. Eğer bunlar gerçekten birşey yapsalardı işsizlik, sıkıntılar bu seviyelerde olmazdı. Herkes kendi nefsine. Umarım zor günler yaşadığımız bu günlerde memleket için bir adım atarlar.