Aylardır TBMM’sinde yapılan toplantılar, Konuşmalar, Tartışmalar, Kavgalar ve en sonunda yapılan oylamayla Referanduma gidilmesi sonuçlandı…

Mart’ın sonu Nisan’in ortası öyle ya da böyle Yeni Anayasa için son sözü seçmen söyleyecek…

Görünen o ki Referandum süreci aynı Yazı Tura gibi olacağa benziyor…

Hani bir seçim yaparken parayı parmakların arasına alırsınız ve iki tarafa sorarsınız, “Yazı mı Tura mı?” Yazı geldiyse yazı diyen kazanır. Tura geldiyse tura diyen kazanır…

Sokakta karşılaştığımız herkes bir birine hemen hemen aynı soruyu soruyalar…

EVET Mİ? HAYIR MI?...

Aynı yazı turada olduğu gibi…

Yazı mı kazanacak? Yoksa Tura mı kazanacak?...

Para havaya atıldığında yere düştüğü zaman Yazı mı? Tura mı? Belli olacak…

Referandum sürecinde buna benziyor…

Referandum sonucunda Evet mi kazanacak? yoksa Hayır mı kazanacak?…

Bunun sonucuda Referandum sonunda oy verecek olan seçmen belirleyecek…

Referandum sürecinde tüm siyasilere burada büyük görev düşüyor…

Özellikle siyasi partilerin Genel Başkanları ve Parti Teşkilatları ortamı germeden, İnsanları birbirine düşürmeden bir referandum süreci sakin huzurlu bir şekilde tamamlanmasını sağlamaktır…

Zor bir süreçten geçiyoruz. Bu süreçte daha sakin daha ılımlı ve huzurlu bir referandum sürecini birlik ve beraberlik içerisinde tamamlanması için toplum olarak üzerimize düşen görevi en iyi şekilde tamamlamalıyız…

Türkiye’nin Birlik ve Beraberliğini bozmak isteyen iç ya da dış mihraklar (!) Türkiye’nin Huzursuzluğundan nemalanıyor…

İşte bunun için Dünya’ya ne kadar Birlik ve Beraberlik içerisinde olduğumuzu göstermenin tam da zamanıdır…

Bizlerin öyle yazı ile tura ile işimiz olmaz…

Türkiye’mizi seviyoruz…

Bu ülke öyle masada alınmadı…

Cephede Türk’ü, Alevi’si, Kürt’ü, Çerkez’i bu vatan için mücadele ederek bileğinin hakkıyla kurulmuştur…

Bunun içinde masada kaybedecek bir ülkemiz yoktur…