SANKO Üniversitesi Hastanesi Nefroloji ve Kardiyoloji bölümlerinin iş birliği ile ‘‘Dahiliye Vaka Güncellemeleri” toplantısı düzenlendi.
Haber Giriş Tarihi: 19.02.2024 10:07
Haber Güncellenme Tarihi: 19.02.2024 13:17
Kaynak:
İHA
Shimall Otel’de Gaziantep’in yanı sıra, çevre illerden de alanında uzman hekimlerin katıldığı toplantıda, dahiliye vakalarındaki güncel tedavi yöntemleri ile ilgili bilgiler paylaşıldı.
SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Nefroloji Bölümünden Prof. Dr. Mehtap Akdoğan, yaptığı konuşmada, toplantıya ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “İlk toplantıda yanımızda olduğunuz için teşekkür ediyorum. Genç meslektaşlarımızın zor vaka yönetimlerine yönelik talepleri doğrultusunda başlatmış olduğumuz toplantıları sürekli yapmayı planlıyoruz” dedi.
Prof. Dr. Akdoğan, konuşmasının ardından “İki Yetmezlikli Hasta (Böbrek-Kalp)” konulu sunum gerçekleştirdi.
Böbrek yetmezliğinin hem akut hem de kronik formda ortaya çıkabileceğine vurgu yapan Prof. Dr. Akdoğan, “Akut böbrek yetmezliği sıvı kaybı, ilaçlar gibi pek çok nedene bağlı gelişebilir. Kronik böbrek yetmezliği ise genellikle uzun süreli hastalıkların sonucu olarak ortaya çıkar” ifadelerini kullandı.
Böbrek ve kalp yetmezliği için risk faktörlerinin, obezite, kalp kapak hastalıkları, sigara, diyabetes mellitus, koroner arter hastalığı, erkek cinsiyet, yetersiz fiziksel aktivite olduğunu belirten Prof. Dr. Akdoğan, şöyle devam etti:
“İki yetmezlikli hastalarda, her iki organ sistemini etkileyen bu durumu yönetmek için multidisipliner yaklaşım gereklidir. Tedavi genellikle ilaçlar, diyet değişiklikleri, diyaliz veya organ nakillerini içerebilir. Bu noktada, kardiyologlar ve nefrologlar arasındaki iş birliği hayati önem taşır.”
SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Çetin ise “Klinik Pratikte Kalp Yetmezliğinde Zor Olguların Tedavi Yönetimi” konulu sunum yaptı.
Prof. Dr. Çetin, kalp yetmezliğini, “Kalbin yapısal veya fonksiyonel anormalliğine bağlı kanın vücuda pompalamasında yetersizlik ve buna bağlı kalp içi basınçların yükselmesi durumu” olarak tanımladı.
Çeşitli semptom ve keşiflerden oluşan klinik bir sendrom olan kalp yetmezliğinin tek bir patolojik tanı olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Çetin, altta yatan nedenin çok önemli ve tedavinin buna bağlı olduğunu kaydetti.
Akut kalp yetmezliğinde (AKY) tedavi yönetimine değinen Prof. Dr. Çetin, şu bilgileri paylaştı:
“AKY’de hastane öncesi ilk değerlendirme ve tedavi, hastane içi hastanın klinik stabilizasyonunu sağlama, komorbidite (ek hastalık) ve risk faktörlerinin tedavisi ile taburculuk ve uzun dönem tedavinin doğru bir şekilde planlanarak yönetilmesi gerekir. AKY’de durum ne olursa olsun, tedavideki amaç konjesyonun (Vücutta sıvı birikimi) ve varsa hipoperfüzyonun (Vücuda yetersiz kan gönderilmesi) düzeltilmesi gerekir.”
Akut dekompanse kalp yetmezliği (ADKY), konusunda da bilgiler veren Prof. Dr. Çetin, ADKY’nin, şikayetlerle başvuruların yüzde 50-70’ini oluşturan akut kalp yetmezliğinin en yaygın şekli olduğunun altını çizdi.
Tedavide amaçlarının tetikleyici faktörlerin belirlenmesi, vücutta biriken ödem ve fazla sıvı birikiminin ve hayati organlara yeterli dolaşım desteğinin düzeltilmesi olduğunu anlatan Prof. Dr. Çetin, zor vakalarda başarılı tedavi örnekleri sunumuyla konuşmasını tamamladı.
25 Aralık Devlet Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Gizem Hacımustafaoğlu Tekin, “Gaziantep’te görev yapan Dahiliye Uzmanlarının bir araya gelerek özellikle zor vakalarda deneyim ve tecrübeleriyle rehber olan hocalardan fikir alması ve doğru tedavinin uygulanması adına SANKO Üniversitesi Hastanesi tarafından düzenlenen bu toplantı, ben ve genç meslektaşlarım açısından çok kıymetli” diye konuştu.
Dr. Tekin, “Kalp Yetmezlikli Yönetimi Zor İki Olgu” konulu takip ettiği iki hastasına yönelik sunumunda, bilgilerini aktardı.
Sunumların ardından katılımcılarla vaka tartışmaları ve sorular yanıtlandı. Toplantı, anı fotoğrafı çekiminin ardından akşam yemeğiyle sona erdi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Dahiliye vaka güncellemeleri toplantısı
SANKO Üniversitesi Hastanesi Nefroloji ve Kardiyoloji bölümlerinin iş birliği ile ‘‘Dahiliye Vaka Güncellemeleri” toplantısı düzenlendi.
Shimall Otel’de Gaziantep’in yanı sıra, çevre illerden de alanında uzman hekimlerin katıldığı toplantıda, dahiliye vakalarındaki güncel tedavi yöntemleri ile ilgili bilgiler paylaşıldı.
SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı, Nefroloji Bölümünden Prof. Dr. Mehtap Akdoğan, yaptığı konuşmada, toplantıya ev sahipliği yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “İlk toplantıda yanımızda olduğunuz için teşekkür ediyorum. Genç meslektaşlarımızın zor vaka yönetimlerine yönelik talepleri doğrultusunda başlatmış olduğumuz toplantıları sürekli yapmayı planlıyoruz” dedi.
Prof. Dr. Akdoğan, konuşmasının ardından “İki Yetmezlikli Hasta (Böbrek-Kalp)” konulu sunum gerçekleştirdi.
Böbrek yetmezliğinin hem akut hem de kronik formda ortaya çıkabileceğine vurgu yapan Prof. Dr. Akdoğan, “Akut böbrek yetmezliği sıvı kaybı, ilaçlar gibi pek çok nedene bağlı gelişebilir. Kronik böbrek yetmezliği ise genellikle uzun süreli hastalıkların sonucu olarak ortaya çıkar” ifadelerini kullandı.
Böbrek ve kalp yetmezliği için risk faktörlerinin, obezite, kalp kapak hastalıkları, sigara, diyabetes mellitus, koroner arter hastalığı, erkek cinsiyet, yetersiz fiziksel aktivite olduğunu belirten Prof. Dr. Akdoğan, şöyle devam etti:
“İki yetmezlikli hastalarda, her iki organ sistemini etkileyen bu durumu yönetmek için multidisipliner yaklaşım gereklidir. Tedavi genellikle ilaçlar, diyet değişiklikleri, diyaliz veya organ nakillerini içerebilir. Bu noktada, kardiyologlar ve nefrologlar arasındaki iş birliği hayati önem taşır.”
SANKO Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Çetin ise “Klinik Pratikte Kalp Yetmezliğinde Zor Olguların Tedavi Yönetimi” konulu sunum yaptı.
Prof. Dr. Çetin, kalp yetmezliğini, “Kalbin yapısal veya fonksiyonel anormalliğine bağlı kanın vücuda pompalamasında yetersizlik ve buna bağlı kalp içi basınçların yükselmesi durumu” olarak tanımladı.
Çeşitli semptom ve keşiflerden oluşan klinik bir sendrom olan kalp yetmezliğinin tek bir patolojik tanı olmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Çetin, altta yatan nedenin çok önemli ve tedavinin buna bağlı olduğunu kaydetti.
Akut kalp yetmezliğinde (AKY) tedavi yönetimine değinen Prof. Dr. Çetin, şu bilgileri paylaştı:
“AKY’de hastane öncesi ilk değerlendirme ve tedavi, hastane içi hastanın klinik stabilizasyonunu sağlama, komorbidite (ek hastalık) ve risk faktörlerinin tedavisi ile taburculuk ve uzun dönem tedavinin doğru bir şekilde planlanarak yönetilmesi gerekir. AKY’de durum ne olursa olsun, tedavideki amaç konjesyonun (Vücutta sıvı birikimi) ve varsa hipoperfüzyonun (Vücuda yetersiz kan gönderilmesi) düzeltilmesi gerekir.”
Akut dekompanse kalp yetmezliği (ADKY), konusunda da bilgiler veren Prof. Dr. Çetin, ADKY’nin, şikayetlerle başvuruların yüzde 50-70’ini oluşturan akut kalp yetmezliğinin en yaygın şekli olduğunun altını çizdi.
Tedavide amaçlarının tetikleyici faktörlerin belirlenmesi, vücutta biriken ödem ve fazla sıvı birikiminin ve hayati organlara yeterli dolaşım desteğinin düzeltilmesi olduğunu anlatan Prof. Dr. Çetin, zor vakalarda başarılı tedavi örnekleri sunumuyla konuşmasını tamamladı.
25 Aralık Devlet Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Gizem Hacımustafaoğlu Tekin, “Gaziantep’te görev yapan Dahiliye Uzmanlarının bir araya gelerek özellikle zor vakalarda deneyim ve tecrübeleriyle rehber olan hocalardan fikir alması ve doğru tedavinin uygulanması adına SANKO Üniversitesi Hastanesi tarafından düzenlenen bu toplantı, ben ve genç meslektaşlarım açısından çok kıymetli” diye konuştu.
Dr. Tekin, “Kalp Yetmezlikli Yönetimi Zor İki Olgu” konulu takip ettiği iki hastasına yönelik sunumunda, bilgilerini aktardı.
Sunumların ardından katılımcılarla vaka tartışmaları ve sorular yanıtlandı. Toplantı, anı fotoğrafı çekiminin ardından akşam yemeğiyle sona erdi.
Kaynak: İHA
En Çok Okunan Haberler