Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

GÜÇLÜDEN YANA OLMAK

Yazının Giriş Tarihi: 28.02.2021 13:20
Yazının Güncellenme Tarihi: 08.12.2023 12:06

Pandemi ve kriz dönemlerinde bir kırılma dönemi yaşan ülkemizde, insanların bir vadiden başka bir vadiye, bir kutuptan başka bir kutba savrulmasına şahit oluyoruz. Dün “ak” dediğine bugün “kara” diyen, dün omuz omuza iken bugün bir düşman edası ile karşına geçen, menfaat uğruna gözlerini hırs ve nefret bürüyen,“kardeş”ini bir kaşık suda boğacak olan, makam, mevki sahiplerinin yanında, mazluma “oh olsun!” çeken, insanlar haline geldik. Hırs insanların ruhunu zehirledi, dünyayı bir nefret çemberine aldı..

Güç karşısında hemen önünü ilikler memleketimizde insanımız. Böyle öğretiliyor “Sorma, sorgulama, araştırma, tartışma” deniliyor!.. Ve en acısı da bizim memleket unutur, alışır. Bundandır zorbaların hoyrat ve rahat hüküm sürmesi, bilge, üretken, saygın ve onurlu kişiliklerin ise çoğu kez tökezlenip gerilerde kalması...

Evet, en büyük zaaflarımızdan biri haklının ve doğrunun değil de güçlünün yanında yer alma mantığı. Gücü elinde bulundurandan taraf olmak, ona yaranmaya çabalamak,

Zemin ve şartlara göre tavır belirlemek...

Zaman ve konjonktüre göre, senelerce savunduğu fikirlerden vazgeçip, yeni arayışlara girişmek artık çağdaşlık olarak benimsenmeye başladı. Bazı menfaatler uğruna birçok ölçü, prensip ve düsturu bir kenara koymakta herhangi bir beis görülmemeye başlandı. Hani ne diyorlar, ya ilim ya zulüm.

Haktan hukuktan, iyilik ve güzelliklerden bahsedeceksin, ardından heryeri yanlış olduğu için eleştirdiğin kişiyi bugün savunacaksın. Dün yerden yere vurduğunu bugün göklere çıkaracaksın. Menfaat insanların gözünü karartmış.. Dün ne dediği önemli değil.. Aslında, toplumun ve ülkemizin tüm insanlarının her türlü fitne, fesat ve kargaşadan uzak kalması yolunda herkes ve her kesim üzerine düşeni yapmak zorundadır.

İŞLER ÇATALLAŞTI

Kasabalılar, Nasreddin Hoca’ya Kadı’dan yakınmışlar : “Kadı efendi çok menfaatçi bir adam. Aynı suça bazen ...

Kasabalılar, Nasreddin Hoca’ya Kadı’dan yakınmışlar : “Kadı efendi çok menfaatçi bir adam. Aynı suça bazen beraat, bazen de çok ağır ceza veriyor. Hak hukuk tanımıyor, nereden menfaati varsa o taraftan oluyor. Münafık bir adamdır. Bundan nasıl kurtuluruz” demişler.

Hoca durumu mülki amirlere bildirmişse de, onları pek inandıramamış. “Nasıl ispat edersin” demişler.

Hoca’mız, Kadı efendinin tanımadığı bir müfettişin kendisine gönderilmesini ve beraberce Kadı’yı

ziyaret etmelerinin yeterli olacağını mülki amire, (vali’ye) anlatmış. Kabul etmişler.

Kararlaştırılan günde müfettiş bey kasabaya, Nasreddin Hoca’nın konuğu olarak gelmiş. Kimliğini gizli tutarak, kasaba eşrafından beş altı kişiyle beraber kadı efendiyi ziyarete gitmişler.

Hoş beşten sonra, Hoca , Kadı efendiye :

-“Efendi” demiş. “Kırda sığırlar yayılırken bir alaca inek, -sanırım sizinki- bizim ineği karnından boynuzlayıp öldürmüş. Buna ne gerekir ?”

- “Bunda sahibinin ne kabahati var ?” demiş Kadı, “hayvandan kan davası edilmez.”

Hoca sözünü değiştirmiş:

- “Yok yok yanlış söyledim, bizim inek sizinkini öldürmüş !”

Bunu duyan kadı efendi hızla yerinden kalkıp, raftaki Kanun kitabına uzanırken;

- “Haa mesele şimdi çatallaştı, bakalım kara kaplı kitap ne diyor?” demiş.

GÜNÜN SÖZÜ

Güzel görünen herkes bir gün yaşlanacak. Ama iyi insanlar yaşlansa da iyi insan olarak hep kalacak.(La Edri)

 

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.